"Geçmişi, içinde kabuk bağlayan bir adam… Acısı göğüs kafesinde küllenmiş bir kadın… Aşk, iki kırık kalbin yangını mı olacaktı yoksa felaketi mi?" Ateş Karaman, geçmişte yaşadıklarından ötürü kalbinin kapılarını aşka kapatmış, başarılı bir iş adamı. Tekdüze giden hayatı, yurt dışında yaşadığı küçük bir kaza sırasında tanıştığı kadın sayesinde temelinden sarsıldı. Ortadan kaybolan kadına bir yılın sonunda tekrar rastladı ve tüm yeminlerini, onun gözlerinde yitirdi.

Verda Doğan, başarılı bir iş adamının kızı, aynı zamanda işine âşık bir hemşire. Bir adamla tanıştı ve hayatı tamamen değişti. Tüm kırgınlıklarını, adamın kokusunda kaybetti. Aşk kalplerini, tutku bedenlerini amansız bir ateşin içinde kavurdu. Geçmişin kanlı elleri aşklarına dokunduğu zaman ayrılık, kaçınılmaz sonun sadece başlangıcıydı. Fakat bütün olmazlara inat aşkın zehirli sarmaşığı, kalpleri ele geçirmişti bile... “Adı gibi ‘Ateş’ olan bir adamın aşkında yandım ben. Etrafa uçuşan küllerimden hecelere ayrılıp aşkında kilitli kaldım, sadece onda var oldum. Şimdi ve daima.”