Havanın kararmasına çok az kalmıştı. Onlar hava kararmadan görünüyorlardı. Son üç adım kalmıştı mağaraya.
Dizlerinin bağı çözülmüş yere kapaklandı. Kalbinin hızlı ritmik atışın durduramıyordu. Biraz soluklanmayı bekledi. O gece gördüğü nuru görene kadar nabzını kontrol etmesi gerekiyordu, bekledi, bekledi. Artık sona gelmişti.
Kafasını gökyüzüne kaldırdığında yine o garip gemiler değişik ışıklar saça saça dolaşıyorlardı. Işığı görür görmez girecekti.
“Rabbim şükürler olsun.” demişti ki, aydınlığı fark etti. Besmeleyle daldı içeri, cebinden fenerini çıkardı. Gideceği ışıkta gerek yoktu. Fakat ne olur ne olmazdı. Mağaranın uzun geçidinden geçti, yürüdü yürüdü.
Geniş bir alana çıktığında geçen sefer asla görmediği devasa demir bir kapı gördü. Işık vardı. Evet içine doğru girdikçe ışığın normal seviyeye düştüğünü fark etmişti.
Kitabın Özellikleri
Basım Dili | Türkçe |
Sayfa Sayısı | 118 |
Kapak Türü | Karton Kapak |
Kağıt Türü | 2. Hamur |
Basım Tarihi | Temmuz 2025 |
Basım Yeri | İstanbul |
En / Boy | 13,50 / 21,00 cm. |
Baskı Sayısı | 1. Baskı |
Editör | Şehriban Kurt |
Orjinal Dil | Türkçe |