Beni öldürse bile kendi gerçek aşkımı bulacağım.
Aşktan sorumlu olmanın
epik bir iş olacağını düşünürsünüz, değil mi? Yanlış.
Tamam, ben bir Aşk Meleği’ydim.
Bu yüzden insanların yüzlerine Şehvet üfleyebilir,
gösteriyi izleyebilir ama gerçek anlamda katılamazdım.
Zamanla sıkıcı oluyor, bana güvenin.
Aynı şey aşk için de geçerliydi. Dişçide şekersiz lolipop dağıtır gibi
aşk dağıtabilirdim ama kendim için biraz bile alamazdım.
Görünmez, yalnız ve acı içinde olduğum bu hiç bitmeyen
öbür dünyada sıkışıp kalmıştım.
Evet, muhtemelen dışarıdaki berbat çöpçatanlıktan
ben sorumluydum ama bir kızı suçlayabilir miydiniz?
Görünüşe göre Aşk Tanrısı patronlarım suçlayabilirdi çünkü
Peri Diyarına sürgün edildim. Üstelik buradayken,
yanlışlıkla bir peri prensine Aşk Okları ile saldırdım.
Pekâlâ, bunu kesinlikle hak etmişti.
Beklemediğim şey, prensin misilleme yapması ve
beni fiziksel boyuta taşımasıydı.
Evet, doğru. Bu Aşk Meleği’nin artık gerçek bir bedeni
vardı ki bunun ne anlama geldiğini biliyor olmalısınız.
Şimdi biraz aşkın tadına bakma sırası bende.
Ve diğer her şeyin, anladınız siz.
Kitabın Özellikleri
Basım Dili | Türkçe |
Sayfa Sayısı | 272 |
Kapak Türü | Karton Kapak |
Kağıt Türü | 2. Hamur |
Basım Yeri | İstanbul |
En / Boy | 135,00 / 210,00 cm. |
Baskı Sayısı | 1. Baskı |